Mirastan Mal Kaçırma (Muris Muvazaası) Nedir?

Mirastan mal kaçırma halk arasında çok konuşulan bir konu olmakla birlikte yargı erklerinin de uğraş konusu olmaya devam etmektedir. Yasal miras payından daha azını almaya mecbur edilen kişiler mal kaçırma davası açarak haklarını arayabilmektedirler. Özellikle Gaziantep gibi mülk edinmenin ve nüfus yoğunlaşmasının yüksek olduğu şehirlerimizde daha çok sık rastlanan bu durum, hala güncelliğini korumaya devam etmektedir. Uzman bir avukatın yardımından faydalanarak sağlıklı bir süreçte hakkınızı arayacağınız bu önemli mesele, geleceğiniz açısından çok ehemmiyet arz etmektedir. Dolayısıyla mal kaçırma davasını açacağınız bu süreçte mutlaka bir avukatın yardımından faydalanmanız elzem niteliktedir. Bugünkü yazımızda mirastan mal kaçırma (muris muvazaası) konusunu ve daha birçok detayı ayrıntılı bir şekilde birlikte inceleyeceğiz. Özel bakım ve hizmet halinde taşınmaz devri muris muvazaası olarak değerlendirilemez.

Mirastan Mal Kaçırma (Muris Muvazaası) Nedir?

Mirastan Mal Kaçırma (Muris Muvazaası) Nedir?

 GİRİŞ:

Mirastan mal kaçırma halk arasında çok konuşulan bir konu olmakla birlikte yargı erklerinin de uğraş konusu olmaya devam etmektedir. Yasal miras payından daha azını almaya mecbur edilen kişiler mal kaçırma davası açarak haklarını arayabilmektedirler. Özellikle Gaziantep gibi mülk edinmenin ve nüfus yoğunlaşmasının yüksek olduğu şehirlerimizde daha çok sık rastlanan bu durum, hala güncelliğini korumaya devam etmektedir. Uzman bir avukatın yardımından faydalanarak sağlıklı bir süreçte hakkınızı arayacağınız bu önemli mesele, geleceğiniz açısından çok ehemmiyet arz etmektedir. Dolayısıyla mal kaçırma davasını açacağınız bu süreçte mutlaka bir avukatın yardımından faydalanmanız elzem niteliktedir. Bugünkü yazımızda mirastan mal kaçırma (muris muvazaası) konusunu ve daha birçok detayı ayrıntılı bir şekilde birlikte inceleyeceğiz. Özel bakım ve hizmet halinde taşınmaz devri muris muvazaası olarak değerlendirilemez.

MİRASTAN MAL KAÇIRMA (MURİS MUVAZAASI) NEDİR?

Muris muvazaası (mirastan mal kaçırma), bir kimsenin mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla yaptığı karşılıksız kazandırmaları satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi gibi göstermesidir. Buradaki temel amaç saklı paylı mirasçılarının ilerde tenkis davası açarak miras paylarını almalarını önlemektir. Yani miras bırakan gerçekte bağışlamak istediği mallarını satış karşılığında devretmiş gibi göstererek mirasçılarının ilerde dava açmasını önlemek istemektedir. Mirastan mal kaçırma davası yani muris muvazaasının dört unsuru vardır;

Görünüşteki işlem (sözleşme); Görünüşteki işlem uygulamada satış, bağışlama veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi olarak karşımıza çıkar. Bu işlemler miras bırakanın mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla aslında gerçek iradelerine uygun olmayan, hüküm ve sonuç doğurmayacak şekilde yapılan işlemlerdir. Örneğin, mirastan mal kaçırmak için herhangi bir kimseye Gaziantep’teki bir evini bağışlamış gibi devreden miras bırakanın amacı, saklı pay sahiplerinin ileride dava açmalarını engellemektir.

Muvazaa anlaşması; Muvazaa anlaşması, görünüşteki sözleşmenin sadece mirasçıları aldatmak için yapılması hususunda miras bırakan ile üçüncü kişinin anlaşmasıdır. Taraflar, mirastan mal kaçırma amacıyla yapılan görünüşteki işlemin kendi aralarında hüküm ve sonuç doğurmayacağı hususunda anlaşırlar. Bu anlaşma sözlü olabileceği gibi yazılı da olabilir.

Üçüncü kişileri (mirasçıları) aldatma amacı; Muris muvazaasının diğer bir unsuru da yapılan işlemin, yani tarafların görünüşte meydana getirdikleri satış vb. sözleşmelerin mirasçıları aldatma amacıyla yapılmasıdır. Tarafların (miras bırakan ve üçüncü kişi) mirasçıları aldatma amacı yoksa yapılan işlemle ilgili mirastan mal kaçırma davası açılamaz.

Gizli sözleşme; Miras bırakanın gerçek iradesini yansıtan ve görünüşteki işlemin ardına gizlenen sözleşmedir. Örneğin, miras bırakan Gaziantep’te bulunan taşınmazını bağışlamak istemekte fakat mirasçıları aldatmak amacı ile bunu satış sözleşmesinin ardına gizlemektedir. Gizli sözleşme (bağışlama) aslında tarafların gerçek iradesine uygun olduğundan kural olarak geçerlidir. Burada gizli sözleşmenin şekil şartına bağlı olup olmadığı önem taşımaktadır. Gizli işlem tapusuz taşınmazlarda ve taşınır mallarda şekle bağlı değildir. Ancak tapulu taşınmazlarda resmi şekil şartına bağlı olduğundan ve ‘gizli sözleşmede’ bu şekle uyulmadığından geçersiz olmaktadır.

MURİS MUVAZAASI İŞLEMLERİNİN GEÇERLİ MİDİR?

Muris muvazaası, görünürde gerçekleşen işlem ve gizli işlem olmak üzere iki işlemden oluşur, bunlardan görünürdeki işlem tarafların gerçek iradesine uymadığından geçersizdir, gizli işlem ise Medeni Kanun m. 706 vd. Borçlar Kanunu m. 237 ve Tapulama Kanunu m. 26’da belirtilen şekil yoksunluğundan dolayı geçersizdir. Yani er iki işlem de yukarıda saydığımız sebeplerden dolayı geçersiz olacaktır.

MURİS MUVAZAASI (MAL KAÇIRMA) DAVASINI KİMLER AÇABİLİR?

Saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı zedelenen tüm mirasçılar, mirastan mal kaçırma(muris muvazaası) davasını açabilmektedirler. Dolayısıyla davayı açabilecek kişiler bakımından muvazaalı işlem tarihinde mevcut ve sonradan ortaya çıkabilecek mirasçılar arasında herhangi bir ayrım yapılmamaktadır. Önemli olan muvazaalı işlemin yapıldığı tarihte miras bırakanın, aldatmak istediği bir mirasçısının bulunması ve davacının, dava tarihinde mirasçı olmasıdır. Hakkı zedelenen tüm mirasçılar, muris muvazaası nedeniyle miras payı oranında tapu iptal tescil davası açabilecekleri gibi taşınmazın terekeye döndürülmesini de isteyebilirler. Fakat mirası reddeden kişi, miras hakkından açıkça feragat etmiş olacağı için muris muvazaası (mal kaçırma) davasını açamayacaktır.

MİRASTA MAL KAÇIRMA DAVASINDA ZAMANAŞIMI SÜRESİ NEDİR?

Muris muvazaası davası, miras bırakanın ölümünden sonra açılabilir. Miras bırakan ölmeden asla bu davayı açamayız. Öte yandan bu davanın ne zaman açılacağı hususuna gelecek olursak; Muvazaalı işlem geçersiz olup hiçbir hüküm ve sonuç doğurmayacağı için muvazaalı işlemler belirli bir sürenin geçmesi ile de geçerli hale gelmeyeceğinden muvazaa iddiası ile her zaman dava açılabilmesi mümkündür. Bu nedenle muris muvazaasına dayalı tapu iptal tescil davaları, zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi değildir.

Kısacası; bu tarz davalarda vatandaşlarımızın süre sorunu olmayacak ve haklarını her zaman kullanabileceklerdir. Bu tarz davalar meşakkatli davalar olsa da süre sorunu olmadığından dolayı bu yanı hak arayışında olan kişiler için iyi ve lehe olan bir durumdur. Bu meşakkatli süreçte bilmediğiniz noktalarda mutlaka bir uzman avukata danışmanız ve onun bilgisi dâhilinde süreci yönetmeniz tavsiye olunur.

 

 

GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME NERESİDİR?

Görevli mahkeme; muris muvazaası (mal kaçırma) davalarında görevli mahkeme, Asliye Hukuk Mahkemesidir.

Yetkili mahkeme; Muris muvazaasına nedeniyle açılan tapu iptal tescil davaları, taşınmazın aynına ilişkin olduğundan, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir. Birden fazla taşınmazın bulunması halinde bu taşınmazlardan birinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabilir.

BU KONUYLA ALAKALI DİĞER ÖNEMLİ HUSUSLAR NELERDİR?

Önemle belirtmek gerekir ki; özel bakım ve hizmet halinde taşınmaz devri muris muvazaası olarak değerlendirilemez. Örneğin; Gaziantep’te yaşayan ve son dört yılını felçli olarak geçiren babasına yardım ve bakım ihtiyacını gideren kişinin sağladığı bakımın normal bir bakım olarak kabul edilemeyeceği, özel bir bakım ve destek sağladığı kabul edilmektedir. Böyle olunca miras bırakanın yardım ve bakım ihtiyaçlarına katlanan kişi lehine yaptığı bağışlama muris muvazaası olarak değerlendirilmez.

Temlik tarihinde miras bırakanın ekonomik durumunun iyi olması, taşınmaz mal satma ihtiyacının olmaması, taşınmaz devrinde o tarihteki değeri ile akitte gösterilen değer arasında fahiş bir fark olması, taşınmazı devralanın böyle bir ekonomik güçte olmaması gibi durumlar miras bırakanın mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik bir harekettir ve niteliği gereği muvazaalı işlemdir.

Taşınır mallarda, görünürdeki işlem geçersiz olsa bile, gizli yani gerçek işlem şekil şartına bağlı olmadığından geçerlidir. Örneğin; Bir kişi Gaziantep’teki aracını üçüncü bir kişiye bağışlamıştır. Somut olayda miras bırakan ile davalı arasındaki gizli sözleşme taşınır (otomobil) malın bağışlanmasına ilişkindir. Bu gibi sözleşmeler şekil şartına bağlı olmadığından mal elden bağışlandığında mülkiyet alıcıya geçer. Dolayısıyla bu tür sözleşmeler, muris muvazaası kapsamında değildir.

BU SÜREÇTE AVUKATIN ÖNEMİ NELERDİR?

Vatandaşlarımız bazen haklarının neler olduğunu ve ne biçimde kullanacaklarını bilemezler. Bu çok normaldir. Bu eksiği gidermek bakımından muris muvazaası sebebiyle verilecek olan hukuk mücadelesi sürecinde bir avukatın hukuki bilgisinden yararlanmak lehe olan sonuca ulaşmanız açısından daha sağlıklı olacaktır. Zira bu süreç, hakkımızı aramak için gerekli ve ilgili yerlere başvurmakla son bulmuyor. Hak arayışının yanı sıra sürecin takibatı da önemlidir. O yüzden bir avukat aracılığıyla süreci yönetmek daha iyi olacaktır.

Haklarımızın temini için hak arayış sürecini iyi bilmek gerekir o yüzden, Gaziantep’te bulunan hukuk büromuzda, daha detaylı bilgiler sunmak bakımından siz değerli müvekkillerimizi bekliyor olacağız. Bu konuyla alakalı daha kapsamlı bir hukuki danışmanlık almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Tepkiniz Nedir?

like
0
dislike
0
love
0
funny
0
angry
0
sad
0
wow
0